GAZİ PAŞA’MIZA ATATÜRK’ÜMÜZE SONSUZ SAYGI & MİNNETLE

Kategori > Toplum
Eklenme tarihi: 10 November 2024, Sunday

Yazar Resmi

Nenedio Yazarı: Kıvanç Üzümcü

E-Posta: kivanc.basi@gmail.com

     Yataklarımızda rahatça uyuyabiliyorsak, evimizde keyif edebiliyorsak, işimiz gücümüz varsa, seçimler yapabiliyorsak, tercihlerimiz olabiliyorsa, istediğimiz ülkeleri hürce gezebiliyorsak, rahatça istediğimizi yapabiliyorsak, istediğimiz yaşam biçimini yaşayabiliyorsak, ve ozgurce yaşayabildiğimiz bir yurdumuz, bir vatanımız ve uluslararası arenada kişisel ve toplum olarak bir kimliğimiz varsa, bütün bunlarla birlikte çok daha fazlası, Atatürk’ümüzün, hem de tam anlamıyla imkânsızlıklar içinde, ve hem de dünyanın en güçlü ülkelerinin aynı anda tehtidi altındayken, ve de tüm bunlara ekstra ek olarak orta cağın bile gerisinde kalmış, her hangi bir eğitimden ve öğretimden tamâmen yoksun kalmış  bitik ve yıkık bir coğrafyayı, kendisi için ve kendisi adına düşünüp hareket etmeyi bilmeyen umutsuz bir nüfusu, tarihte başka kimsenin yapmadığı şekilde ve üstelik kısacık bir sürede dünyada tanınan, saygı duyulan, modern, çağdaş, özgür, bağımsız, endüstriyel, teknolojik, dinamik, üretken bir cumhuriyet ve toplum hâline getirebilecek dehâya, kâbiliyete, eğitime, vizyona, beceriye ve karaktere sahip olmuş olmasından ve aksi hâlde imkânsız olanı başarabilmiş ve bizlere mîras bırakmış, armağan ve emânet etmiş olmasındandır. Bizlere en samîmi hislerle güvenen,  kurduğu sistemi ve mîrâsı teslim eden Atatürk’ümüzü ve tüm kahramanlarımızı, sonsuz saygıyla, sonsuz minnetle anıyoruz. 

 

     Söylemelidir ki yalnızca anmakla kalmak yetmez ve bir anlamı olmaz. Anlamak ve kavrayabilmek, yalnızca bu ülkede yaşayan için değil, tüm insanlık için şarttır ve sorumluluktur. Çünkü Atatürk’ümüz yalnızca bir kurtarıcı değil, aynı zamanda bir dünya insanı, bir hümanist, bir devrimci, bir rönesans adamı, bir yenilikler ve üretkenlikler insanı, gerçek bir barış insanı, bir bilim insanı, bir lâik, yapı olarak hür ve özgür, dürüst, temiz, güzel duyguları ve düşünceleri olan, tüm insanlığa karşı sevgi dolu bir karakter, savaşı hiç sevmeyen bir centilmen, medeniyetin tesisi için yaşamış ve çalışmış olan, bu uğurda kendini ve tüm yaşamını adamış, cehâlete, bâtıla ve biyâtçılığa karşı daima uygarlığı, bilimi, eğitimi, öğretimi ve hürriyeti savunmuş bir entellektüel, bir seçkin ve herkes için örnek bir tarihî figürdür. Ne üzücüdür ki böyle insanlar bütün insanlık târihi boyunca neredeyse yok denecek kadar nâdir olmuştur. Yine de Atatürk gibi, hem dost hem de düşman tarafından her yerde saygı gören bir karakter ve figür daha yoktur. Yaşamının büyük kısmı savaş cephelerinde, yazın kavurucu sıcağında, kışın dondurucu soğuğunda geçmiş olan bu yorgun ama yılmaz kahraman, bu kurtarıcı, tüm dünyanın kalıcı hayranlığını kazanmış, tüm dünyaya örnek bir figür olarak târihe geçmiştir. Dünya çapında bütün nesillerin, O'ndan öğreneceği çok şey ve alacağı çok ders vardır. Çünkü Atatürk zamandan muaf, yani zamansız, daima hatırlanacak, daima sevilecek ve saygıyla anılacak olan bir kurtarıcı, bir kurucu, bir eğitimci, bir yaratıcı figürdür. Sıfırdan yepyeni, modern ve çağdaş bir ülke yaratmış, tüm yaşam arzusunu kaybetmiş bîtap durumdaki bir halktan resmen ve fiilen çağdaş bir toplum yaratmış, bin yıldır biyâtla yaşamış dev bir coğrafyadan modern dünyada ciddi bir güç olan bambaşka ve yepyeni bir ülke, bir vatan yaratmış pragmatist, gerçekçi, rasyonel, objektif, cesur, zorbalığı akılla ve üstün stratejilerle ce de manevralarla alt edebilmiş, asla nefret bilmeyen, sonsuz azim ve kararlılık sahibi, uygarlığın dostu ve koruyucusu olan örnek bir insandır Atatürk…

 

     Gençliğe Hitâbe’yi hatırlamakla birlikte, Atatürk'ümüze ve mîrâsına lâyık olabilmemiz ümîdiyle, ve O’nun erkenden aramızdan ayrılışının üzüntüsünü yaşamanın, uktesini hissetmenin yanında, kurduğu sistemin, Cumhuriyet’imizin ne kutlu bir mîras olduğunu hatırlayıp anlamayı, bunu koruyup ilerletme görevini ve sorumluluğunu da yalnızca belli günlerde değil, daima aklımızda bulundurup hatırlayarak ve hissederek…

 

“Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi ve hislerimi anlıyorsanız bu yeterlidir.”

 

“Uçurumun kenarında yıkık bir ülke…

Türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar…

Yıllarca süren savaş…

Ondan sonra, içeride ve dışarıda saygıyla tanınan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet…

Ve bunları başarmak için arasız devrimler…”

 

“Hayatta herşey için, ilerleme için, mutluluk için, tek ve gerçek kılavuz bilimdir. Bilimin dışında yol aramak aymazlıktır, kaypaklıktır, cehâlettir, (uygarlığa ve insanlığa) ihânettir.” 

 

“Bir gün benim fikirlerim bilimle çatışırsa bilimi seçiniz.” 

 

“Ben size hiçbir dogma, hiçbir din, hiçbir inanç sistemi bırakmıyorum. Aklınızı kullanınız.” 

 

“Cumhuriyetin ve bilimin gereklerini yerine getirmek insan olmak için yeterlidir.” 

 

     Lider, kurtarıcı, önder beklemenin âcizlik, ödleklik, edilgenlik ve bağımlılık olduğunu bizlere öğreten ve daima hatırlatan Gâzi Paşa’mıza, yani Atatürk’ümüze, sonsuz saygı, teşekkür ve minnetle. 


NEDİON! Tepkisi Ver:
1
1
0
1
1
0
0
NENEDİO ÜYELERİ NEDİO?
Yorum Yap: